Türkiye’de tiyatro sahnesi, yalnızca oyunların değil; aynı zamanda emek ilişkilerinin, sınıfsal konumların, kültürel dönüşümlerin ve politik tercihler ile çatışmaların da sahnelendiği çok katmanlı bir alandır. "Bağımsız tiyatro" adıyla çoğalan sahne yapılarının artışı ilk bakışta bir kültürel canlılık gibi görünse de, bu çoğalmanın arkasında neoliberal kültür ekonomisinin dayattığı güvencesizlik, yarı-profesyonelleşmiş üretim ağları ve estetik riskten büyük ölçüde arındırılmış repertuvar tercihleri yer alır.
* Yıldız, T. (2025). Bağımsızlığın bedeli, kurumsallığın ezberi: Türkiye’de tiyatronun sahne arkası. Tiyatro Tiyatro Dergisi. https://tiyatrodergisi.com.tr/bagimsizligin-bedeli-kurumsalligin-ezberi-turkiyede-tiyatronun-sahne-arkasi/ (Erişim tarihi: 16 Mayıs 2025)
Bu yazı, Türkiye’de tiyatro üretimini sürdüren hem bağımsız hem de kurumsal yapıları, tiyatro işletmeciliğinin ekonomik sıkışmalarını, televizyon ve dijital platformların yapısal etkilerini, tek kişilik oyunların ekonomi politiğini ve tiyatro eğitimindeki kurumsal boşlukları teorik bir çerçevede ele almaktadır. Eleştirinin odağında ise tiyatronun "özerklik" ile "devamlılık" arasında sıkışan varlık koşulları ve bu sıkışmanın sanatsal nitelikler üzerindeki aşındırıcı etkisi yer almaktadır.
Yorumlar