Kayıtlar

Semantics etiketine sahip yayınlar gösteriliyor

Yeni bir bilinç inşa etmek: Vygotsky’nin psikolojik gelişim teorisi ve diyalektik yöntemi* (Kitap)

Resim
Sovyet psikolojisinin öncülerinden ve Batı eğitim düşüncesini derinden etkileyen, 20. yüzyılın en etkili Marksist psikoloğu Lev Vygotsky, insan zihninin yalnızca biyolojik bir program olmadığını; aksine toplum, kültür ve dil ile etkileşim içinde şekillendiğini göstererek psikoloji ve eğitim anlayışını kökten değiştirmiştir. Tolga Yıldız bu kitapta, Vygotsky’nin sosyo-kültürel teorisini ve diyalektik yöntemini çağdaş bir bakış açısıyla, akıcı ve anlaşılır bir dille ele alıyor. “Yakın Gelişim Alanı,” dil–düşünce ilişkisi, kültürel araçlar ve gelişim krizleri gibi temel kavramları günümüzün pratik sorunlarıyla birlikte tartışıyor. Eğitimden sanata, dijital teknolojilerden terapiye uzanan geniş bir alanda, Vygotsky’nin fikirlerinin nasıl somut karşılıklar bulduğunu örneklerle ortaya koyuyor. Psikoloji ve eğitim profesyonellerinin yanı sıra ebeveynler, öğrenciler ve insan zihninin toplumsal köklerini anlamak isteyen herkes için bir başvuru kaynağı olan bu kitap, bireyin potansiyelini gerçek...

From constructivism to cultural cognition: A comparative analysis of Piaget, Vygotsky, and Tomasello's theories of cognitive development*

Resim
Abstract This study explores the developmental theories of Jean Piaget, Lev Vygotsky, and Michael Tomasello, three seminal figures in the field of cognitive psychology. Piaget's theory of genetic epistemology emphasizes the biological stages of cognitive development, highlighting how children construct knowledge through active interaction with their environment. Vygotsky introduces a sociocultural perspective, asserting that cognitive development is fundamentally shaped by social interactions and cultural tools, particularly language. Tomasello builds upon these foundations by integrating comparative primate studies, proposing that shared intentionality and cultural learning are unique to human cognition. Through a comprehensive examination of their theories, this study compares and critiques their contributions, illuminating the evolution of developmental psychology from individualistic to more socially and culturally integrated models. The analysis underscores the significance of...

Uzaktan eğitim ne değildir? (Video)

Resim
  Moderatör: Umut Bural Konuk: Tolga Yıldız BEMTEG aracılığıyla

Boyut değiştirerek eşleme görevinde boyutlar aynı objenin sıfatları olursa üç yaş çocuklarının performansı artar mı?*

Özet Boyut Değiştirerek Kart Eşleme (BDKE) görevi, bir kural kullanımından diğerine geçiş becerisini (bilişsel esneklik) ölçer. Üç yaş çocukları, literatürde yaygın olarak kullanılan bu görevde genellikle başarısız olurlar. Ancak görevde kullanılan kartlardaki şeylerin boyutları ayrıştırıldığında üç yaşların performansı yükselmektedir. Bu fenomene dair iki yakın hipotez söz konusudur: Yeniden tanımlama ve zihinsel dosyalar. Bu çalışmanın amacı, BDKE görevi üzerinde yapılan farklı manipülasyonlarla bu iki hipotezi sınamaktır. Çalışmaya katılan üç yaş çocuklarına (N = 38), orijinal BDKE ve buna özdeş objelerin kullanıldığı bir versiyon ile kart yerine sürekli bir objenin ve buna özdeş kartların kullanıldığı iki versiyon daha olmak üzere dört görev uygulanmıştır. Sürekli şeyin kullanıldığı versiyonlarında eşleme o şeyin iki özelliği üzerinden yapılmıştır. Sonuçta bu görevler arasında anlamlı bir fark gözlenmemiştir. Ancak grup 42 aydan küçük ve büyük üç yaşlar olarak ikiye ayrıldığında, ...

Ne zaman ve neden konuşmaya başladık? (Video)

Resim
Düzensiz Sistemler Çalışma Grubu 17. Uluslararası Sempozyumu Nazım Hikmet Kültür ve Sanat Evi, Şişli 1 Aralık 2017 15:30-16:30 Video için Uğur Cebeci 'ye teşekkür ederim.

Yapay zekâ, şempanze, insan iletişimlerinin kökenleri ve dil*

Geçtiğimiz ay şöyle bir haber düşmüştü gündeme: “Facebook mühendisleri, üzerinde çalıştıkları yapay zekânın fişini çekti.” Olayı böyle duyunca sizin de gözünüzün önünde ister istemez bir Terminatör sahnesi canlanıvermedi mi? Haberin detaylarında birkaç yapay zekânın yeni bir dil icat ederek kendi aralarında konuşmaya başlamaları üzerine mühendislerin böyle bir karar aldıklarını okuyoruz. Bu da az şey değil. Yeni bir dil icat edebilmeleri bir yana, bu dili kullanarak arkamızdan bir şeyler çeviriyor gibi görünmeleri olaya ürkütücü bir bilimkurgu havası vermiyor mu? Tabi ki benzer birçok olayda olduğu gibi bu olayın aslı da bize göründüğü gibi değil. Facebook’un üzerinde çalıştığı yapay zekâ, “chatbot” denen bir iletişim yazılımı. Şu birçok web sitesinin iletişim sayfasında karşımıza çıkan ve 7/24 asistanlık hizmeti veren yazılımcıklar. Hani “siz gerçek misiniz, gerçekseniz şunu bunu yazın bakalım” diye test ettiklerimizden. Bunun oldukça gelişmiş bir versiyonu IOS’un Siri’si. Tanıyoruz...

Heptapodlar—Aborjinler*

Resim
Bilim kurgu filmleri temel bilimler (özellikle fizik) açısından bariz hatalı şeyler gösterir çoğu zaman. Başarılı kurgular olsalar da içlerinde pek bilim olmaz. O yüzden fantezi türüne daha yakın olur birçoğu. Fakat son yıllarda bu hatalar azalıyor. Misal, atmosfer yoksa sesin de olmayacağı anlaşıldı nihayetinde. Bilim kurgu türünün klasik temalarından "Dünya'ya gelen uzaylılarla ilk karşılaşma,” son zamanların ses getiren filmlerinden biri olan Arrival’da zaman, dilbilim ve iletişim üzerinden kurgulanmış. Nesnel varlıklarla kültürel varlıklar arasındaki o kategorik çizginin belirsizleşmesi sanırım pek görmediğimiz bir şey. Hoş olmuş. Hoş derken fikri ve kurgusu hoş ama dilbilim ve iletişim teorileri açısından film daha derin ve bilgi verici yapılabilirmiş gibi geldi bana. Filmin kurduğu dil-zaman ilişkisi, kurgu olarak hoştu ama filmde güdük bırakılmış çok acayip bilimsel bir yönü de var bu mevzunun. İlklerin günahı olmaz diyelim. Öyle görünüyor ki bilim kurguda özellik...

Saussure’den Bakhtin’e dil-kültür ilişkisi: “Tümü kapsayıcı olgu”*

Özet Bu makalenin amacı, XX. yüzyılda çok yönlü bir şekilde sürdürülmüş olan tartışmalar bağlamında Saussure’den Bakhtin’e dil-insan-kültür ilişkisine yaklaşımları okuyucuya tanıtmaktır. Makalede birçok çağdaş filozof ve bilim insanının dil hakkındaki görüşlerinin Antropolog Mauss’un “tümü kapsayıcı olgu” kavramlaştırmasına uygunluğu gösterilmeye çalışılmış, dil olgusuna bireysel yaklaşımın önde gelen kuramcısı olan Saussure ise bu bağlamda eleştirel bir bakış açısıyla ele alınmıştır. Sonuç olarak, farklı alanlardan kuramcıların dil olgusunu bireysel olmaktan çok kültürel bir olgu olarak değerlendirmiş oldukları ortaya koyulmuştur. Bu çerçevede, Bakhtin ve Vygotsky’nin bu tartışmaya olan özgün katkıları yeniden değerlendirilmiştir. Anahtar kelimeler: Dil, kültür, konuşma, diyaloji, Saussure, Vygotsky, Bakhtin. The relationship between language and culture from Saussure to Bakhtin: “total social fact” Abstract The purpose of the article was to introduce the approaches to the rela...

Bir kelime neyi değiştirir? Boyut değiştirerek eşleme görevine kavramsal ağların etkisi*

Özet Bu araştırmanın amacı, üç yaş çocuklarının genellikle perseverasyon gösterdikleri Boyut Değiştirerek Kart Eşleme görevinde kullanılan klasik yönergede sabit bir temsil işaret edildiği zaman çocukların bilişsel esneklik gösterip göstermeyeceklerini sınamaktır. 13 üç yaş çocuğunun katılımcı olduğu çalışmada, amaca uygun olarak Boyut Değiştirerek Kalem Eşleme görevi geliştirilip kullanılmıştır. Bulgular, kart yerine gerçek bir sabit nesne (kalem) üzerinden sınıflama boyutlarına atıf yapıldığı durumda küçük çocukların uzunluk ve renk arasında kural ve temsil esnekliğini yüksek bir başarıyla yapabileceklerini öngören hipotezi kısmen destekler görünmektedir. Bu sonuç, bilişsel esneklik alanyazını açısından dilin kavramsal ve nesnelerin algısal aracılık rollerine dikkat çekmektedir. Anahtar kelimeler: Bilişsel gelişim, yönetici işlevler, bilişsel esneklik, kavramsal ağlar, Boyut Değiştirerek Kart Eşleme What does a word alter? The effect of conceptual networks on the dimensional chan...

6 ve 8 yaş çocuklarında anlam kafesi kurmanın kavram gelişimine etkileri (Yüksek lisans tezi)*

Özet Bu çalışmada; diyalojik ve yüksek düzeyde zihinsel pratikler olan konuşma ve anlamlandırmanın, nesnel kavramların oluşum süreçleri üzerindeki semiyotik aracılık etkilerini açıklamak üzere yeni bir semantik ağ modeli (Anlam Kafesi Kurma, AKK) geliştirilmiştir. Bu modeli sınamak üzere, bir sosyal zihinsel konuşma tarzının (Sokratik diyalog ile zihin okuma) belirli bir içerikle (anlamlandırma pratikleri) kullanılmasından oluşan AKK işleminin, 6 (5+) ve 8 (7+) yaş çocuklarının nesnel kavram oluşumu süreçlerini nasıl etkilediği incelenmiştir. Araştırmaya, yaşları 61-72 ay (n=45) ve 84-96 ay (n=45) arasında olan toplam 90 çocuk katılmıştır. Her yaş grubu içinde, katılımcılar; deney (n=15), kontrol-A (n=15) ve kontrol-B (n=15) gruplarına seçkisiz olarak atanmıştır. Katılımcıların kavram oluşum uzamları (KOU'lar); biri ilk oturumda, diğeri ise ikinci oturumda kullanılmak üzere, iki ayrı kavram-blok seti ile ölçülmüştür. Manipülasyon oturumları sırasında, deney grubuna AKK işlemi uy...