Kayıtlar

Neuropsychology etiketine sahip yayınlar gösteriliyor

Modern arzuların tatlı yüzü: Dubai çikolatası ve lüks psikolojisi*

Resim
Bir çikolata parçasının ardında yatan psikolojik dinamikleri anlamak, insanın haz, statü ve kimlik arayışını keşfetmek demektir. Çikolatanın tarihi, Orta Amerika uygarlıklarından bugüne, tatmin arayışının ve zevkin peşinden giden insanlık deneyimiyle iç içe geçmiştir. Ancak bu tatmin, Dubai gibi modern metropollerde yeni bir anlam kazanır. Altın varaklarla süslenmiş, kristal vitrinlerde sergilenen Dubai çikolatası, yalnızca lezzetli bir tatlı değil, ihtişamı ve lüksü sembolize eden bir gösteri nesnesi haline gelmiştir. Peki, bu kadar pahalı ve gösterişli bir çikolata, neden küresel tüketici zihninde bu denli cazip hale gelir? Dubai çikolatasının ördüğü bu büyülü ağın ardındaki psikolojik süreçlere odaklanarak, modern arzuların nasıl şekillendi(ril)ğini anlamaya çalışacağız. * Yıldız, T. (2013). Modern arzuların tatlı yüzü: Dubai çikolatası ve lüks psikolojisi. Nihayet , 120, 30-36. ( .PDF )

Ana akım bilimin baloncukları*

Resim
Artık işim bir nebze kolaylaştı. Çünkü 1984 yılında ilk baskısı yapılan Genlerimizden İbaret Değiliz (Not in Our Genes), altı ay kadar evvel Türkçede ilk defa Yordam Yayınları’nca basıldı (Lewontin, Rose ve Kamin, 2018). Nihayet demeyeceğim çünkü ben de kitaptan Sevgili Özer Or sayesinde yeni haberdar oldum. Özer, Bilim ve Gelecek’teki yazılarımın müsebbibidir. Bilim ve Gelecek’in Ağustos 2018 sayısında “Sosyal Bilimlerin Krizi: Psikoloji Örneği” (Yıldız, 2018) başlıklı uzun bir makalem yayınlanmıştı. Bu makalede psikoloji, özellikle alanım gelişim psikolojisindeki bir dizi örnek üzerinden sosyal bilimlerdeki araştırma sonuçlarının tekrarlanamaması krizinin nedenlerini, bu krizin neden bu kadar geç ve neden şimdi fark edildiğini tartışmaya çalışmıştım. Bu sırada özellikle sosyal bilim nesnelerinin, yani kültürel varlıkların ezbere bir şekilde biyolojikleştirildiğinden dem vurmuştum. Hafızam beni yanıltmıyorsa bir ay kadar sonra, yağmurlu bir eylül akşamında Kadıköy’de buluştuğumuzd...

Sosyal bilimlerin krizi: Psikoloji örneği*

Resim
Sosyal bilimler derin bir krizin içinde. Bu kriz, ilk önce, dünyanın en saygın psikoloji dergilerinde yayınlanmış olan araştırma raporlarının %90’ının tekrarlanamadığı tespiti ile su yüzüne çıkmıştı (Replication Crisis, 2018). Böylece bir bilim disiplini olan psikolojinin, bilimsel yöntemin ilk kuralı olan “bir gözlemin bilimsel sayılabilmesi için aynı koşullarda bağımsız gözlemciler tarafından da tekrarlanabiliyor olması” kuralını on yıllardır ihlal etmekte olduğu anlaşıldı. Kısa zaman içinde bu sorunun sadece psikolojiye has olmadığı da görüldü. Sosyal olguları araştıran tüm bilim disiplinlerinde genel bir “disiplinsizlik” hali artık ilk bakışta göze çarpıyordu. Peki, neden? Böyle bariz bir hata nasıl bu kadar örgütlü bir şekilde hem de on yıllar boyunca sürdürülmüş ve görmezden gelinmiş olabilir? Bu yazıda yakından takip ettiğim birkaç örnek üzerinden bu akıl tutulmasını açıklamaya çalışacağım. Bu büyük hataya karşı verilen ilk tepki, önce bu hatayı biraz daha görmezden gelme, b...